Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Atatürkçü Düşünce Derneği’nin düzenlediği “100. Yılda Laik Cumhuriyet, Büyük Ankara Buluşması’nda”; “Gazze’de yaşananları görüyorsunuz, büyük bir soykırım var. Suriye’yi görüyorsunuz, Orta Doğu’yu hep beraber karıştırmaya çalışıyorlar, büyük bir projenin içerisindeler. Ama vatansız kalanları gördükçe çok şükrediyorum ki iyi ki vatanımız var. İyi ki bayrağımız var, iyi ki bağımsız bir devletimiz var… Dolayısıyla bize ülkemizde bağımsız yaşama fırsatı tanıyan, İstiklal Harbi’ni zaferle sonuçlandıran bütün kahramanlara şükran duyuyorum. Onların bize emanet ettiği Cumhuriyeti, nice yüzyıllara eriştirmek için elimizden geleni yapmaya söz veriyorum” dedi.
Atatürkçü Düşünce Derneği, bugün Ankara Yenimahalle Belediyesi Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde “100. Yılda Laik Cumhuriyet Büyük Ankara Buluşması” düzenledi. Düzenlenen etkinliğe Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar da katıldı.
“CUMHURİYET VE BU MEKANLAR BİZE EMANET VE BİZ DE GELECEK KUŞAKLARA BUNU BÜYÜK BİR HEYECANLA TAŞIMAK İSTİYORUZ”
Yavaş, burada şunları söyledi:
“Cumhuriyetimizin 100. yılını büyük bir gururla kutluyoruz. Biz Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak Ankara’nın her yerinde ne kadar fazla görünür kılınırsa o kadar fazla görünür kılmaya ve Cumhuriyetimizi hafızalara kazımaya devam ediyoruz. Ankara, bizim için çok önemli. Neden önemli? Başka illere göre çok şanslıyız. Çünkü Cumhuriyet burada kuruldu. Kuruluşun ve kurtuluşun başkenti burası ve başkentimizin de 100’üncü yılını kutlamış bulunuyoruz. 100’üncü yılında kutlama yaptığımız mekanların birçoğu ne mutlu ki Mustafa Kemal Atatürk’ün fiziki olarak bulunduğu mekanlar. Özellikle Gençlik Parkı, Atatürk Orman Çiftliği, Ulus ve civarı, Birinci Meclis, İkinci Meclis… Buraların hepsi yeniden ayağa kalkacak ve Cumhuriyetin felsefesinin kurulduğu ve yaşatıldığı yerleri tekrardan ayaklandırmak için çalışmalarımız var. Çünkü bu Cumhuriyet ve bu mekanlar bize emanet ve biz de gelecek kuşaklara bunu büyük bir heyecanla taşımak istiyoruz.
Güncel olarak konuşmak gerekirse… Gazze’de yaşananları görüyorsunuz, büyük bir soykırım var. Suriye’yi görüyorsunuz, Orta Doğu’yu hep beraber karıştırmaya çalışıyorlar, büyük bir projenin içerisindeler. Ama vatansız kalanları gördükçe çok şükrediyorum ki iyi ki vatanımız var. İyi ki bayrağımız var, iyi ki bağımsız bir devletimiz var… Dolayısıyla bize ülkemizde bağımsız yaşama fırsatı tanıyan, İstiklal Harbi’ni zaferle sonuçlandıran bütün kahramanlara şükran duyuyorum. Onların bize emanet ettiği Cumhuriyeti, nice yüzyıllara eriştirmek için elimizden geleni yapmaya söz veriyorum. Bizler, yaş itibariyle Cumhuriyetin ikinci nesliyiz ama artık bizim çocuklarımız, Cumhuriyetin ikinci yüzyılına yetiştiler ve artık Cumhuriyetin ikinci yüzyılları çocuklara emanet. Türk gençliğine emanet. Nice yüzyıllara…”
“ÖZGÜR DOĞMAK ŞANSINA SAHİP OLABİLİRİZ AMA ÖZGÜR YAŞAMAK İÇİN MÜCADELE ETMEK ZORUNDAYIZ”
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar ise şunları söyledi:
“Özgür doğmak şansına sahip olabiliriz ama özgür yaşamak için mücadele etmek zorundayız. Önümüzdeki 29 Ekim’de 100. yılını kutlayacağımız bayramımız Mustafa Kemal Atatürk sayesinde bize bu özgürlük şansını tanındı. Cumhuriyet bize her şeyden evvel egemenliğin, bilhassa bir zümreye, bir sınıfa değil; millete ait olduğu gerçeğini kazandırdı. Cumhuriyet rejimi, ülkedeki bütün vatandaşları, kanun önünde eşit sayarak hiç kimseye ayrıcalık tanımayarak herkesin temel hak ve hürriyetlerini devletin teminatı altına alarak birleştirici özelliğini ispat etti. Cumhuriyet rejimi, insana değer verdiği, milletimize sağladığı, insan hak ve hürriyetleri ile, çağdaş uygarlık düzeyine ulaşma yolunda en iyi ortamı oluşturdu. 600 yıl boyunca bir soyun, bir sülalenin tebaası, padişahı, kulu olan Türk milleti 100 yıl önce eşit haklara sahip birey olma hakkını kazanarak halk çocukları, kendi kaderlerini belirleyerek iyi kötü günde birlikte olma bilincine kavuşmuştur.
Cumhuriyetimiz, sadece bizim değil; emperyalizmin çizmeleri altında ezilen ya da monarşi ile yönetilen pek çok ülkeye umut olmuştur. Cumhuriyet ile sorunları olanlar ise her zaman oldu, bundan sonra da olacaktır. Kendilerinin de halk çocukları olmalarına rağmen saltanat isteyenler, hilafet isteyenler yüzyıl önce de oldu bundan sonra da olacaktır. Bu nedenle Cumhuriyet, aslında bilinç demektir. Bilinçli vatandaş demektir. Özellikle 20 yıldır Cumhuriyet sayesinde elde ettiğimiz eşit yurttaşlık bilincini ve bunu bize sağlayan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları olmak üzere milli kahramanlarımızı unutturmaya çalışanlar bizzat siyasi erki elinde bulunduranların eliyle gerçekleştirildi. Milli bayramlar, çoğu zamanla çeşitli bahanelerle iptal edildi. Kutlamalar yasaklandı.
“CUMHURİYET BAYRAMI BAZILARININ SANDIĞI VE ANLADIĞI ŞEKİLDE DEVLETİN BAYRAMI DEĞİLDİR; EN ÇOK HALKIN BAYRAMIDIR”
Cumhuriyet Bayramı bazılarının sandığı ve anladığı şekilde devletin bayramı değildir; en çok halkın bayramıdır. Bu sene 100. yılına gireceğimiz Cumhuriyet Bayramımızın kutlamaları iptali için Gazze ve İsrail savaşının bahane edildiği anlaşılıyor. Halbuki savaşın hukukunu bile yerle bir eden insanlık dışı saldırıları takip etmemiz, üzülmemiz ve en büyük bayramımızı kutlamamıza engel değildir. Cumhuriyet Bayramı’mız milletle eğlendiğimiz değil, millet olma bilincini tazelediğimiz, kendimizle gurur duyduğumuz gündür. Bizler; korkuyu, dünyaya şekil vermeyi kendine adet edinen yedi düvele karşı, tepeden tepeye koşarak attık yüreğimizden. Güçlüyü görünce sinmeyi, Çanakkale’de Anafartalar’da, Sakarya’da bıraktık. Bırakın kutlamalar iptal edilsin; sokaklar, caddeler yasaklansın, mayası sağlam tutmuştur Cumhuriyetimizin. Gücü yetmez engel olmaya kimsenin. Biz; Cumhuriyetimize, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarına inanlar, biz; hızla gelen kötülüğü boğarız. Karanlığın üstüne güneş gibi doğarız. Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın Gazi Mustafa Kemal Atatürk.”